Çini ve el sanatları festivali başladı

1151

Kütahya’da bu yıl 3’üncüsü düzenlenen ve çok sayıdaki sanatçısının eserlerinin sergilendiği Dumlupınar Çini ve El Sanatları Festivali, düzenlenen törenle açıldı.
Kütahya’da, valilik, belediye, üniversite, kalkınma ajansı, sivil toplum kuruluşları işbirliğinde hazırlanan 3. Çini ve El Sanatları Festivali, Hezar Dinari Kültür Merkezinde, protokol konuşmaları ve sergi açılışları ile başladı.
“ULUSLARARASI
FESTİVALİMİZ OLACAK”
Vali Ahmet Hamdi Nayir, açılışta yaptığı konuşmada, Kütahya’nın kültür ve sanat şehri olduğunu, düzenlenen festivalin bu değerlerin tanıtılması için oldukça önem taşıdığını belirtti.
Zenginlikler coğrafyası olan Anadolu’da Kütahya’nın da pay sahibi olduğunu dile getiren Vali Nayir, şöyle konuştu: “Tarih zengini, kültür zengini, sanat zengini, doğal güzellikler zengini, yer altı zenginliklerine sahip önemli bir coğrafya. Bu coğrafya üzerinde Kütahya’mız da pay sahibi. İlimizi tanımlarken biz de aynı cümleleri kullanıyoruz. Ama konu çiniye gelince artık şehir demiyoruz. Kütahya çininin başkentidir diyoruz. Bu rastgele bir rol değil. Çini ilin dinamiklerini bir araya getirecek, birlik ve beraberliği sağlayacak bir sırra sahip. UNESCO bu sözü duymaktan mutluluk duymuştu. Bu uzun bir yol, bir maraton. Ama maratonda olduğu gibi tek sporcuyla koşulmayacak, birçok aktörün beraberce koşmasını gerektirecek bir dal. Biz henüz olayın başındayız. İlk müracaatta girme başarısı Kütahya için büyük bir başarıydı. Bundan sonra vermiş odluğumuz sözler en az bu giriş kadar önemli. İlkelerin şehri olmaya layık olan Kütahya’mız ilk müracaatında da girerek dalında ilk şehir olarak bu onuru yaşıyor. Bu başarının devamı için herkes enerjisini kullanmak zorunda. Biz beklenti çıtamızı hep yüksek tuttuk. Bire on, bire yirmi değer kazandı denen ürünler var. Kütahya’da bunu talep ediyor. Bugün onlarca sanatçımız, binlerce zanaatkarımızla bu dalda emek veriyoruz. Karşılığını tam alamadığımız inancındayız. Ürünün değerini yükselterek, ürünün tasarımını yükselterek, ürünün insan sağlığı açısından daha uygun olduğunun sertifikalarını ererek bu ürünü kıymetlendirmek bizlerin görevi. Bu ürünle ilimizin tanıtılması mümkün. Gelecek yıllarda uluslararası boyuta daha kıymet vermeliyiz. Bu önemli yolculukta dünyayla birlikte olduğumuzu, dünyayla yarıştığımızın ispati olarak uluslararası bir festivale ihtiyacımız var. İnşallah o da olacak.”
“KÜTAHYA DÜNYADA SAYILI
ŞEHİRLER ARASINDA”
Festivale katkı veren kurum ve kuruluşlara teşekkür eden Belediye Başkanı Kamil Saraçoğlu, şunları dile getirdi: “Tüm katılımcılara, STK’lara çok teşekkür ediyorum. İnşallah bu festival ilimizde, Türkiye’de ve dünyada ses getirecek bir sonuç alınmasını istiyorum. Kütahya’nın artık sadece Türkiye’de değil dünyada sayılı şehirlerden bir tanesi olduğunu söylemek istiyorum. Sanat aynı zamanda Kütahya’yı, insanları dinlendiren, huzur veren, bulunduğu ortamda sadece kendine değil tüm topluma huzur evren bir yapıya sahip. Kütahya bu manada güvenilir ya da yaşanabilir şehirler içinde ilk onun içinde olduğunu görmek, el sanatlarının çok büyük bir faydası olduğunu düşünüyorum. Kütahya, zanaat ve halk sanatları dalında Türkiye’de tek şehir. Biz Belediye olarak ZEKA ile beraber, sayın valimizin destekleriyle beraber UNESCO’nun yapmış olduğu tüm toplantılara katılmaya, Kütahya’yı temsil etmeye, eserlerini göstermeye gayret gösteriyoruz. Dünyanın değişik ülkelerinden değişik şehirlerin Kütahya’yı onur konuğu olarak davet ettiğini söylemek istiyorum. 2019’da Meksika’da onu konuğu olarak Kütahya sanatçılarıyla beraber gidecek. Azerbaycan’dan, Suudi Arabistan’dan, Amerika’dan, İtalya’dan, Meksika’dan, Bulgaristan’dan davetler aldığımızın unutulmamasını söylemek istiyorum. Festivalin ilimize, ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum.”
“SANAT HİZMET ETMEYİ
GÖREV BİLİYORUZ”
“Kütahya Dumlupınar Üniversitesi olarak sanatçılarımızın atalarımızdan devraldığı mirası yeni nesillere aktarma arzularıyla zarif, estetik yönü yüksek, zevk sahibi bir toplumun oluşması yönündeki çalışmalarına hizmet etmeyi görev bilmekteyiz” diyen Rektör remzi Gören de, “Biz sanatın içine ilim ve irfanı, edep ve ahlakı, insaf ve adaleti, güzellik ve zarafeti, iyi niyeti, tevazu katılmış muhteşem bir medeniyetin vefalı evlatlarıyız. Peygamber Efendimiz, ‘Allah güzeldir, güzel olanı sever’ diye buyurduğundan sanata başka hayranız. Atalarımızın övgüyle bahsettiği eserlere baktığımızda coşkunun, göz nurunun, hoşgörünün izlerini görürüz. Süleymaniye bakmayı bilenler için sadece bir cami değil. Mostar Köprüsü iki yakayı birbirine bağlayan sıradan bir köprü değildir. Kütahya Dumlupınar Üniversitesi olarak sanatçılarımızın atalarımızdan devraldığı mirası yeni nesillere aktarma arzularıyla zarif, estetik yönü yüksek, zevk sahibi bir toplumun oluşması yönündeki çalışmalarına hizmet etmeyi görev bilmekteyiz. Başta Belediye olmak üzere Valilik, Çiniciler Odası, Kütahya Ticaret ve Sanayi Odası, Zafer Kalkınma Ajansı, DPÜ birlikteliğiyle oluşan sinerjinin sadece Kütahya’da ve ülkemizde değil, dünyada yankı bulduğunu gördük. Şu an çok önemli bir fırsat yakalamış durumdayız ama unutmamalıyız ki UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı’nda olmanın büyük bir sorumluluğu vardır. Ya çok güvendiğimiz çini alanında kendimizi dünyaya ispatlayacağız, bu şehri dünyaya açacağız ya da bu güvendiğimiz alanı tarihin sayfalarına bir miras diye bırakarak yine bir döngüye gireceğiz” diye konuştu.
Zafer Kalkınma Ajansı Genel Sekreter vekili Veli Oğuz ve Kütahya Ticaret ve sanayi Odası adına Emin Yüce de birer konuşma yaptı.
UNESCO temsilcisi ve yurt dışından bazı katılımcıların da katıldığı festivalde konuşmaların ardından çini sanatına emeği geçen bazı sanatçılara plaket verildi.
Daha sonra, protokol üyeleri ile katılımcılar, açılan sergileri gezerek eserleri inceledi.
Festival, ulusal ve uluslararası birçok çini ve seramik sanatçısının düzenleyeceği panel, workshop ve sergilerle 5 Ekim’e kadar sürecek.
RAMAZAN DOĞAN




Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir