AK Partiden 43 Günde Kütahya programı

1071

AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, ’43 Günde Kütahya’ programının tanıtımında yaptığı konuşmada, AK Partinin yeryüzünde adaleti hakim kılmak gibi yüce bir davasının olduğunu, kendilerinin de bu davanın birer neferi olarak bu hedefi herkese anlatmak için hazırlandıklarını bildirdi.
AK Parti Kütahya İl Başkanlığı tarafından düzenlenen ’43 Günde Kütahya’ programının tanıtımı Hezar Dinari Kültür Merkezi’nde yapıldı.
Yaklaşık 800 partilinin katıldığı toplantıda konuşan İl Başkanı Mustafa Önsay, partililere program hakkında bilgiler verdi.
AK Parti’nin icraatlarından da söz eden Önsay, konuşmasında şunları söyledi: “Burada, bu salonda olanlar Türkiye’nin pek çok yerinde her namazdan sonra ellerini açıp Rabbine dua eden insanların zihninde AK Parti’nin ve Recep Tayyip. Erdoğan’ın bir partiden ve bir partiden bir partinin genel başkanından ibaret bir şey olduğunu düşünmek çok zor. O yüzden biz biliyoruz ki aslında içinde bulunduğumuz İl Genel Meclisi Başkanımız Musa. Başkanımın söylediği gibi 21 yıl içerisinde devamlı birtakım gençlerin geldiği birtakım insanların gelip görev yaptığı bu süreç bize aslında bir tek şeyi işaret ediyor. Biz burada çok başka bir şey için olduğumuzu düşünüyoruz. Biz kendimizi Tuğrul Bey’den Çağrı Bey’den Alparslan’dan, Melikşah’tan, Osmangazi’den, Orhangazi’den, Kanuni’den, Fatih’ten, Yavuz’dan, Abdülhamit’ten bu yana bir şekilde bütün bu zaman dilimi içerisinde bin yıl boyunca akan nehrin bir damlası olarak hissediyoruz. Bugün Recep Tayyip Erdoğan da işte bu bin yıldan beri devam eden, akan bu nehrin bugünkü nefesidir. Bugünkü ruhudur. Ve AK Parti de bugünkü kimliğidir, elbisesidir.”
AK Partili olarak büyük bir davaya sahip olduklarını da dile getiren Önsay, şöyle devam etti: “Bizim çok büyük bir davamız var. Biz neyin endişesi içerisindeyiz? Niçin kendimizi parçalıyoruz? Niçin her şeyi daha iyi yapmak, daha üstüne üretmek için uğraşıyoruz. İşte bugün burada bir toplantı yapıyoruz. 800 kişi buraya bir araya gelmek. Çok iyi bir hatip yok bugün burada. Çok tanışmış bir insan da yok. Genel merkezden görevlendirilmiş bir kimse yok, siz size biz bizeyiz. Birbirimiz için buradayız. Bugün burada olmamız da aslında AK Parti’nin, yaşadığımız her şeyin bizim hikayemiz olması gerekiyor. Bu bizim hikayemiz. Bu hikayenin başrolü biziz. Neyin peşindeyiz? Şunun peşindeyiz. Bin yıl boyunca bu topraklarda temsil ettiğimiz bütün bir dünyaya söylediğimiz bir söz var. Birtakım sebeplerle son dönemde, son yüzyılda bu sözleri söylemekten, bu davayı temsil etmekten uzağa düşmüşüz. Kimsesizlerin kimsesi olmaktan, mazlumların hamisi olmaktan başka bir noktaya gelmişiz. Bizi birtakım sınırların artık kapsadığını düşünmeye başlamışız. Duvarlar görmüşüz. Orta Asya’dan buraya doğru çıkan bir millet her zaman “kızıl elma” diye bir yere gitmekten bahsetti. Hep bir hedeften bahsettiği ilahi kelimetullahtan bahsetti. Bu neydi? Bu adaleti yeryüzünde hakim kılmak. Senden veya benden renginin derisinin rengi ne olursa olsun, dini ne olursa olsun, anlayışı ne olursa olsun, bakışı ne olursa olsun herkes için. Bu dünyada hüküm sürmek bir söz söylemek bunun peşinde olan bir millet. İşte bütün bu anlayış, bütün bu bakış bizi 20 yıl içerisinde, bu parti içerisinde, bu devlet adına, bu millet adına bir tek şeyin peşinde koşmayı getiriyor. Bugün Libya’da, Suriye’de, Kafkasya’da, Azerbaycan’da, Balkanlar’da, Afrika’nın en ücra köşelerinde bir şeyin peşinde koşuyoruz. Herkes için bir şey yapmaya çalışıyoruz. Tahıl koridoru kurmaya çalışıyoruz. Ezilen coğrafyaların hakkını tutup kaldırmaya çalışıyoruz. Bir pandemi oluyor, herkes kendi derdine düşüyor. Adamlar maske bulamıyor. Bir yıl önce, altı ay önce dünyanın sahibi olduğunu iddia edenler maske bulamıyor. Solunum cihazı yapamıyor. Küçümsenen itilen, hor görülen Türkiye uçaklarıyla o adı büyük devletlere yardım gönderiyor. Ne yardımı? Maske yardımı. Şimdi bütün bunları yaşayan bir millet var. Son dönemde. Ama aynı milletin içerisinde bugün pek çok yalanla bu işleri çalışan pek çok insan var. Sosyal medyada bunu görüyoruz. Bunlara bu cesareti veren ne? Bunları konuşturan ne? Biz yok olduğumuz, konuşmadığımız, anlatmadığımız, hatırlatmadığımız için konuşuyorlar. Ve bazılarını kandırıyorlar. Bugün Türkiye çok önemli bir yere geldi. Tayyip Erdoğan, AK Parti 20 yıldan beri ilmek ilmek bir şeyi işliyor. Neyi işliyor? Dünya beşten büyüktür derken şunu demek istemiyor. “Ben büyük olacağım” demiyor. Neyi istiyor? Adaletle hükmetme. Kimsenin hakkına girilmeyen, kimsenin ezilmediği, kimsenin sömürülmediği bir dünya kurmak için çaba sarf ediyor. Allah’ın yardımıyla pek çok şey yaşandı, görüldü ve bugün aslında bütün bu yatırımların 20 yıldan beri ilmek ilmek işlenen bir şeyin sonucuna doğru ilerliyoruz. Ve bunu hepimiz görüyoruz. Ama bunları görmek istemeyen, gördürtmeyen pek çok insan olduğunun da farkında olmamız lazım. İşte bugün burada yapmaya çalıştığımız şey aslında bunun farkında olan bütün bu tarihi yaşayan insanların, yani sizlerin bunları anlatabileceği bir düzen oluşturmak, bir sistem oluşturmak.
43 Günde Kütahya programında neler yapacaklarını hususunda partililere tavsiyelerde de bulunan Önsay, “43 günde Kütahya meselesi bizim üyelerimizi, AK Parti’ye üye olmuş insanları tek tek evlerinde ziyaret etme meselesi. Gideceğimiz, varacağımız hedeften bahsedeceğiz. Kaybedebileceklerimizin endişesini konuşacağız. İkna edeceğiz, selamlaşacağız, kucaklaşacağız. Tartışacağız, fikir alacağız, fikir vereceğiz. Bu, bizim teşkilatımız açısından, 43 günde yapacağımız şey, seçim öncesi aslında bizim bütün altyapı çalışmamızı tamamlamamız anlamına geliyor. O yüzden meselenin bu kadar önemli olduğunu düşünerek ve bilerek sizleri bugün davet ettik. Kimimiz şehrimizden, kimimiz ilçelerimizden geliyoruz. 150 kilometreden buraya bu toplantı için gelen arkadaşlarımız var. Bu meselenin ne kadar önemli olduğunu göstermek açısından çok önemli bir örnek. AK Parti’nin 11 buçuk milyon üyesi var. Kütahya’da 73 bin üyemiz var. Bunun yirmi dokuz bini merkezde. Bu proje gerçekleştiğinde 43 günün sonunda nasıl Sayın Cumhurbaşkanımız gelirken çalıştığımız şekilde, Süleyman Soylu gelirken çalıştığımız şekilde. İşte cuma günü bu şehrin her bölgesinde, her yerinde bunu yapabilecek başka bir teşkilat yok. Bunu yapabilecek herhangi bir parti yok. Biz o gün 90 tane program yapmış bir teşkilatız. 90 tane program. Bir, iki, üç, dört, beş değil. Ve bunların her biri sorunsuz. Buraya gelen bütün o 12 ilçe gönderdiğimiz herkesle tek tek görüştük vekillerimizle. Hiçbirinde herhangi bir problem yaşamadık. Bu sizin büyüklüğünüz, bu sizi bu sizin önemsediğinizde, azmettiğinizde, gayret ettiğiniz yapacağınız şeyi gösteriyor. Başarıyı gösteriyor. O yüzden AK Parti adına Kütahya’da herhangi bir gelecek endişesi yoktur.” diye konuştu.
Tanıtım toplantısında AK Parti İl Gençlik Kolları Başkan Vekili Hüseyin Öztürk, AK Parti Kütahya İl Kadın Kolları Başkanı Esra Özbek Balcı, AK Parti Kütahya Merkez İlçe Başkanı İsmail Çağlar Bayırcı ve Kütahya İl Genel Meclisi Başkanı Musa Yılmaz da birer konuşma yaparak, etkinlikle ilgili görüşlerini dile getirdiler.
RAMAZAN DOĞAN




Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir