Bazı ziyaret ve görüşmelerde bulunmak için Kütahya’ya gelen Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Genel Başkanı İsmail Emanet, TÜGVA Kütahya temsilciliğinde gençlerle bir araya geldi.
Burada bir konuşma yapan Emanet, “Türkiye Gençlik Vakfındaki genç kardeşlerimiz uyanık olacak. Hem kendileri uyanık olacak hem etrafındakileri uyandıracak. O yüzden bizlerin üzerinde çok ciddi bir sorumluluk var. Bizler önce kendimizi yetiştireceğiz. Daha sonra etrafımızdaki gençleri yetiştireceğiz. Yüzyıllarca, tarih boyunca bu coğrafyada bu millet dünyaya kültürü, sanatı, ilmi, adaleti, iyiliği yaymış. Biz böyle bir medeniyetten geliyoruz. Batı batı dedikleri medeniyet yıkanmayı bizden öğrendi. Topuklu ayakkabıyı ve şemsiyeyi pisliklerden korunmak için çıkardılar. İşte bunları özü bu. Temizliği, paklığı, iyiliği, adaleti yüzyıllarca biz öğrettik.” diye konuştu.
16 Nisanda yapılacak referandum için batının var gücü ile ‘evet’ çıkmaması için çalıştığını, bunu da Türkiye’nin güçlenmesinden korktukları için yaptıklarını dile getiren Emanet, şöyle konuştu: “16 Nisanda Türkiye referanduma gidiyor diye bizimle niye bu kadar ilgileniyor bu adamlar? Kendi devlet televizyonlarında ‘hayır’ kampanyaları düzenliyor, Türkçe manşetler atıyorlar. Bunlar Türkiye’yi ve Türkiye’nin geleceğini düşündükleri için değil. Bunlar kendilerini düşünüyorlar, çünkü korktukları ve bildikleri bir şey var. Eğer Türkiye güçlenirse haksızlığın karşısına çıkar, mazlumların yanında olur. İşte o zaman bunların bütün maskeleri tek tek düşer. Cumhurbaşkanımız diyor ya, ‘Maskeli balo bitti’ bitti. İnsan hakları, kadın hakları, demokrasi diyorlardı, yalanmış. Bunlar aynen Peygamber efendimiz döneminden önceki cahiliye dönemi putlarına benziyor. O zaman insanlar gelip Kabe’nin etrafında dönüp helvadan putlar yapıyordu. Akşam olunca da acıkınca taptığı putu yiyorlardı. Böyle bir inanış. Bunların da değerli öyle, demokrasi, insan hakları işine geldiği kadar. Kendi insanına farklı, Suriyeli vatandaşlara farklı. İşte bunlar aynı bir cahiliye dönemi. Boyalı kadın gibiler, makyajı silince altındaki bütün çirkinlik çıktı. İşte bunlar bütün yüzlerini tek tek belli ediyorlar.”
Türkiye’nin bütün İslam coğrafyasının umudu olma durumuna geldiğini de kaydeden Emanet, “Türkiye artık Türkiye’den büyüktür. Somali’de açlıkla boğuşan insanlar kurtuluşu bizden umuyorsa bizim vebalimiz var. Öbür tarafta bunun hesabını vereceğiz, Müslüman kardeşimiz açlıkla boğuşuyor. Arakan’da bacılarımız namuslarını korurken bize dua ediyorlarsa, o bacımızın mesuliyeti bizde arkadaşlar. Bunu iyi biliyor olmamız lazım. Filistin’in mücahitleri kanlarını, canlarını, her şeyini Mescid-i Aksa’yı korumak için verirken hala bize dua ediyorsa, o zaman sorumluluk bizde demektir. Hepsinin kurtuluşunu Türkiye’nin yükselişinde görüyorlar. Parça parça olursak hiçbir şey olmaz bizden. Ümmet olarak bir olacağız, güçlü olacağız, diri olacağız. İşte o zaman haksızlığın karşısında dikilebiliriz.” ifadelerini kullandı.
Gençlere ‘çok çalışın’ tavsiyesinde bulunan Emanet, “Bu işler sadece kuru hamasetle olmuyor. Kendimizi geliştirmemiz lazım. Hangi alanda çalışıyor veya okuyorsak, iyi bir doktor, iyi bir mühendis olacağız. İlgi alanımız neyse, o alanda uzmanlaşmamız lazım. Ne iş yapıyorsak o alanda en iyisini yapmamız lazım.” ifadelerini sözlerine ekledi.
