Vali Ahmet Hamdi Nayir, “Bugün geldiğimiz nokta da aradaki farkı kapatmaya yönelik birçok çalışmayı içeren bir yerdeyiz. Artık kendi helikopterimizi yapacak, kısmi olarak yurt dışından destek alsak bile yazılımlarıyla yapabilecek duruma geldik” dedi.
Türk Hava Kurumunun (THK) 93. yıl dönümü sebebiyle Türk Hava Kurumu Kütahya Şube Başkanı Ali Kural ile yönetim kurulu üyeleri, Vali Ahmet Hamdi Nayir’e nezaket ziyaretinde bulundu.
Türk Hava Kurumu Kütahya Şube Başkanı Ali Kural, THK tarafından Kütahya’da 1527 öğrenciye havacılık eğitimi verildiğini, yeni öğrenciler yetiştirmeye devam ettiklerini söyledi. Faaliyetler hakkında da bilgiler veren Ali Kural, “Türk Hava Kurumu, 93 yıl önce 1925 yılında Atatürk’ün direktifleriyle kurulmuş, kurulduğu günden bu yana ülke çapında havacılığın geliştirilmesi ve gençlerimizin havacılıkla ilgili eğitim alması için oluşturulmuş bir kurumdur. Bugüne kadar genel başkanlık olarak 400 bini aşkın öğrencimize eğitim verdik. Kütahya’da ise 1527 çocuğumuza eğitim verdik. 1527 çocuğun yeterli olduğunu düşünmüyoruz çünkü uyuşturucu kullanım yaşı 9’a inmiş. Dolayısıyla biz bu gençleri mutlak suretle eğitmek durumundayız. Çocukların kurumun imkanlarından yararlanması noktasında arkadaşlarımla birlikte toplantılar yapıyor ve bu toplantılarda Türk Hava Kurumu kuruluş amaçları doğrultusunda neler yaptığını ve bizden nasıl istifade edeceklerine dair okullarda da tanıtımlar yaparak öğrencileri bilgilendiriyoruz. Bunlar yeterli değil. Daha fazla çalışmak, daha fazla şeyler yapmak gerekiyor. Gençlerimiz ve yönetim kurulumuzda birlikte 2 bin 500 ağaç dikerek Türk Hava Kurumu Hatıra Ormanı oluşturduk, yıkılan şehit mezarlarını yaptırıyoruz. Bütün bu çalışmalarımızda sizden aldığımız bir güç var. Şahsınıza ve bize yardımcı olan tüm kurum ve kuruluşlara şükranlarımı sunmayı bir görev olarak görüyorum” diye konuştu.
“HAVACILIK TÜRKLERDE ÇOK ESKİLERE DAYANIYOR”
Türk Hava Kurumunun kuruluş yıl dönümünü tebrik eden Vali Ahmet Nayir, insanoğlunun kuşları gördüğünden beri uçmayı denediğini, Türklerin de bu konuda geri kalmadığını, havacılık alanında önemli mesafeler aldığını söyledi. Vali Nayir, “Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, henüz havacılığın gelişmediği bir dönemde ‘İstikbal göklerdedir’ diyerek, göklere de açılmamız gerektiği, o konuda da yapmamız gereken bir şeyler olduğu konusunda milletimize net bir mesaj vermiş. 1925 yılında da Türk Hava Kurumunu kurarak bu konuda bir atılım yapmış. Türklerde havacılık çok eskilere dayanıyor. Biz havacılık deyince yalnızca Hezarfen Ahmet Çelebi’yi biliyoruz ancak 1010 yılında, Nişabur’da Farab’lı İmam İsmail Cevheri’nin uçma denemesi var. Lagari Hasan Çelebi ile Hezarfen Ahmet Çelebi de uçmayı denemişler, kısmi başarılar da olmuş. Dünyaya baktığımızda gerçek manada uçuşun olduğu tarih 1903’tür. Çok yeni sayılır aslında. Amerikalı Wright kardeşler ilk denemelerinde 60 saniye havada kalabilmişler. Osmanlı da havacılık alanında aslında çok geç kalmamış. 1907 yılında pilotluk eğitimi almaları için Fransa’ya subaylarımızı göndermişiz. Daha sonra 1. Dünya Savaşı’nda uçaklarla tanışıyoruz. Almanların desteğiyle, Çanakkale Savaşı’nda da keşif uçakları kullanılmış. Almanlar, 1. Dünya Savaşı’nda yenik pozisyonda olunca geri çekilirken uçaklarını bize bırakıp dönmüşler. Her ne kadar kısmen teknik destek sağlayamamış, yakıt sağlayamamışız, sıkıntılar yaşamış olsak bile o uçaklar Kurtuluş Savaşı’mızda bize kısmen yardımcı olmuş” ifadelerini kullandı.
“O DÖNEMİN ZORLU
ŞARTLARINDA DIŞARIYA
UÇAK SATABİLMİŞİZ”
Cumhuriyet öncesi Osmanlı Devleti döneminde havacılık alanında yaşanan gelişmelere de dikkat çeken Vali Ahmet Hamdi Nayir, “2. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla birlikte Rus işgalinde olan Polonya’daki mühendisler ülkemize sığınıyor. Bugün nasıl Suriyelilere kapıyı açtık, çok öncelerde Avrupa’nın Yahudilerine kapıyı açmışız, o dönem de Polonya’daki mühendislere kapıyı açmışız. Atatürk’ün başlatmış olduğu havacılık sektöründe bu mühendislerin çok büyük rolü vardır. Etimesgut’ta, Kayseri’de bütün çalışmalarda bize destek olan bu mühendisler 1951 marshall yardımlarına kadar bizimle kalmışlar. Vatan sevgisini farklı değerlendiren bir millet olarak, af çıktığını ve Polonya’ya geri dönmek istediklerini söyleyen mühendislerin gitmelerine müsaade ediyoruz. Ancak hiçbir mühendis Polonya’ya gitmiyor ve Boeing – Airbus’ın temelini atan bu mühendisler oluyor. Keşke marshall yardımları gibi bizi frenleyen bir şey olmasaydı, o zamanki kahramanlar olan Nuri Demirağ, Vecihi Hürkuş gibi kişiler bildikleri çalışmayı devam ettirselerdi. Biz bırakın uçak yapmayı, o dönemin zorlu şartlarında dışarıya uçak satabilmişiz. İptidai uçaklar, bisiklet tekerli, branda kanatlı uçaklar ama onları yapabilmiş bir millet olmakla da övünüyoruz bugün için” dedi.
“KENDİ HELİKOPTERİMİZİ YAPACAK DURUMA GELDİK”
Türkiye’nin havacılık konusunda bugün önemli mesafeler kat ettiğini daha da gelişmesi ve ilerlemesi için herkese ayrı ayrı görevler düştüğünü, THK’nın bu konuda önemli bir rol üstlendiğini de vurgulayan Vali Ahmet Hamdi Nayir, “Bugün geldiğimiz nokta da aradaki farkı kapatmaya yönelik birçok çalışmayı içeren bir yerdeyiz. Artık kendi helikopterimizi yapacak, kısmi olarak yurt dışından destek alsak bile yazılımlarıyla yapabilecek duruma geldik. Bunların içerisinde elbette ki Türk Hava Kurumunun bu çığırı açmada, halka bunu tanıtmada, farkındalığı oluşturmada büyük rolü olmuştur, olacaktır. Dünyanın kat ettiği mesafelerde şuan bir mesafe kaybetmişsiz gibi görünüyor ama hiçbir zaman bundan uzak durmamamız gerektiğini sizler benden iyi biliyorsunuz. Dünyanın kat ettiği bu mesafede ülkemizin geri kalmaması için herkese düşen ayrı ayrı görev var. Havacılık alanında ümidimizi artıracak, vatandaşımızın varsa becerilerini değerlendirebilecek imkanlar inanıyorum ki sağlanıyor. Bu böyle devam ettiği müddetçe de biz geleceğe daha da güvenle bakacak durumda olacağız” diye konuştu.
RAMAZAN DOĞAN
