DPÜ’de “Katılım Felsefesi ve Katılım Bankacılığı” programı

1127

Al Baraka Türk Katılım Bankası Genel Müdür Yardımcısı Temel Hazıroğlu, Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığına bağlı Risk Topluluğu tarafından düzenlenen,”Katılım Felsefesi ve Katılım Bankacılığı” programına konuk oldu.

Hazıroğlu, burada yaptığı konuşmada katılım bankacılığının kökeninin aslında insanca ve halkça bir dünyanın inşası olduğunu, bu anlamda faizsiz olarak sadece tanımlanamayacağını söyledi.

Katılım bankacılığının katılım felsefesinden çıkan bir düşünce olduğunu belirten Hazıroğlu, şöyle konuştu: “Katılım felsefesi, herkesin bu dünyada ve üzerindeki nimetlerde hakkı olduğunu esas alır ve oradan kalkarak insanı harekete geçirerek bu hakkı kullanmasını önemser. Bu hakkı kullanırken de kendisiyle diğer insan arasında ayrım yapmaz, insanları bir eşit kardeş görür ve bunun üzerinden bir insan, toplum, dünya tasavvuru kurar. Bu açıdan katılım bankacılığı insanca, halkça bir dünya için, ekonomi için önemli bir başlangıç noktasıdır.”

Hazıroğlu, katılım bankacılığına vatandaşların sıcak baktığını dile getirerek, özellikle fon toplama tarafında kar ve zarara katılma hesaplarında vatandaşların yaklaşık yüzde 80 – 85’inin faiz hassasiyetinden dolayı tercih ettiğini aktardı.

“BU SENE YÜZDE 17 ORANINDA BİR BÜYÜME BEKLİYORUZ”

Son yıllarda katılım bankalarının yüksek şekilde büyüme trendine girdiğine işaret eden Hazıroğlu, şunları kaydetti: “Katılım bankacılığı son yıllarda klasik bankacılıkla mukayese edildiğinde büyüme trendi biraz daha yüksek seyrediyor. Bu sene de henüz netleşmemekle beraber yaklaşık yüzde 17 oranında bir büyüme bekliyoruz. Sektördeki payımızın artacağını umuyoruz. Genelde bankacılıkta büyüme aktif büyüklük ve katılım fonları mevduat büyüklüğü olarak konuşuluyor. Katılım bankacılığının normal aktif büyüklüğünün bu yıl sonu itibariyle 150 milyar liraya geleceğini tahmin ediyoruz.”

Hazıroğlu, 2018 yılına da umutla baktıklarını belirterek, şöyle devam etti: “2018 yılı için projeksiyonlarımızı yüzde 20 büyüme üzerine koyduk. Muhtemelen gelecek yılın sonunda kamu katılım bankalarının gelmesiyle birlikte büyüme ivmesinin artacağını tahmin ediyoruz.

Dolayısıyla 2018 sonunda 180 milyar civarında aktif bir büyüklüğe ulaşacağımızı tahmin ediyoruz.

Ancak daha fazla yol almamız gereken yerler var. Kendimizi daha çok tanıtmamız ve kendimizi sisteme daha çok anlatmamız gerekiyor. Pastadaki payımız 5’lere henüz yeni geçti. Bu durumu 2023 yılında klasik bankacılık içerisindeki payımızı yüzde 15’lere çekmek istiyoruz.”

Kurum olarak son yıllarda özellikle insan ve insan hayatı üzerinde yoğunlaştıklarını anlatan Hazıroğlu, 20. yüz yılda insanın bir kaynak olarak değerlendirilmesinin, tüketici olarak adlandırılmasının yanlış olduğunu savundu.

Hazıroğlu, dünyanın insan için yaratıldığını, dolayısıyla da bu dünyadaki herkesin din, dil ve ırk farklılığı gözetmeksizin dünya üzerindekilerde hakkı olduğunu belirterek, şöyle devam etti: “O açıdan bir insanı kaynak olarak görmeyi, nesne olarak görmeyi insanca bir bakış olarak görmüyoruz. Bu nedenle biz yaklaşık 5 yıl önce Al Baraka’da insan kaynaklarının adını ‘insan kıymetleri müdürlüğü’ olarak değiştirdik. Sadece ismini değiştirmekle de bırakmadık, ilave bir takım önerilerle çalışan arkadaşlarımızı motive edici ve destekleyici, onlara değer verdiğimizi yansıtıcı çalışmalar yaptık.

Bir bankada ‘insan kıymetleri müdürlüğü’ dünyada ilk kez sadece Türkiye’de Al Baraka’da kuruldu. Birçok yerde yankıları oldu. Arkadaşlarımızın memnuniyeti gayet yüksek.”

Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği program sonunda DPÜ Bankacılık ve Finans Bölümü Başkanı Doç. Dr. Yasemin Deniz tarafından Hazıroğlu’na çini tabak takdim edildi. AA

 




Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir