DPÜ’de ‘Zirvedekilerle Soru Cevap Söyleşileri’

1806

Dumlupınar Üniversitesi Sağlık Kültür ve Daire Başkanlığı İnovatif Girişimcilik Topluluğu ve Milli Bilinç ve Farkındalık Topluluğu tarafından düzenlenen ‘Zirvedekilerle Soru Cevap Söyleşileri’ gerçekleştirildi.

“TESADÜFEN GELİNEN HİÇBİR YER YOK”

Moderatörlüğünü Doç. Dr. Abdullah Akbulut’un yaptığı kamu yönetimi ile ilgili söyleşiye konuşmacı olarak katılan Vali Ahmet Hamdi Nayir öğrencilerin sorularını yanıtladı.
Mülki idare amirliği görevini isteyen öğrencilere nasıl bir yol izlemeleri gerektiğini aktaran Vali Ahmet Hamdi Nayir, “Bu sıralarda bir hedef koyup hedefinize ait ön hazırlıklara başlamanız lazım. Her geçen gün müracaat ettiğiniz yerlerdeki talipli sayısı artıyor ama kadrolar artmıyor. Bu yüzden aklınızda olan bir meslek varsa şu zamanınızdan itibaren hazırlanmanız lazım. Kaymakamlık düşünüyorsanız, İdare Hukuku, Anayasal Hukuku, Mahalli İdareler ve Türkiye’nin İdari Yapısı gibi konulara ağırlık verip çalışmalısınız. Daha önceden çıkmış sorulara bakıp varsa eksikleriniz tamamlamanız lazım. Tesadüfen gelinen giçbir yer yok. Öncelikle yapmak istediğiniz işin toplumdaki yerine, sizi mutlu etme derecesine de bakmakta bir fayda var. Özel hayatınızın kısıtlanacağı, ailenizin de işin içinde olacağını bilmelisiniz. Eğer bu şartlara hazırım diyorsanız, yapılabilecek en güzel görevlerden bir tanesi. Sizi dört dörtlük memnun edecek bir iş yok. Her işin mutlaka artıları ve eksileri var ama size hayatta mutluluk verecek hangi işler olduğunu o görevi yapanlarla görüşerek, araştırarak bulabiliyorsunuz. Bana sorsanız, ‘Yapılacak iş mi?’ Yapılacak en güzel işlerden bir tanesi. Halkla birebir, iç içe olan, onların temel problemlerini çözmeye yönelik gayret edebileceğiniz güzel bir görev mülki idare amirliği” dedi.

“ÖNCELİKLERİNİZİ PROBLEMLERE GÖRE BELİRLEYECEKSİNİZ”

Daha önceki görev yerlerinde edindiği tecrübeleri de paylaşan Vali Ahmet Hamdi Nayir, “Kütahya 14. görev yerim. 6 ilçede kaymakamlık, 3 ilde vali yardımcılığı, staj görevleri, bakanlık merkez görevleri olarak hepsini saydığımızda farklı farklı yerlerde çalışmak nasip oldu. Bu da devletimizin bize bir ikramı gibi farklı yerleri öğrenme, farklı insanlarla tanışma nimetini de beraberinde getirdi. Her yerin farklı özellikleri var. Tunceli’de çalışırken öncelikli işimiz terördü, terörle mücadeleydi ve ona ait olan çalışmaları yaptık. Şanlıurfa’da çalışırken o zamanın şartları içerisinde birinci işimiz Güney Doğu Anadolu Projesi’ne (GAP) ait projelerin biran önce tamamlanması ve halkın bu projelere uyumunu sağlamaktı. Her yerin farklı yönetim gerekleri, beklentileri var. Önceliklerinizi buna göre belirlediğinizde o problemlerin çözümünde de ona göre bir gayret sarf ediyorsunuz. Bilecik’te çalışırken yeni sanayileşmeyi başarmış, 6 tane organize sanayi kurmuş, sanayi tesisleri yeni geliyor, orada çalışan işçiler, çevreyi bozmayacak önlemler ne olabilir? Bunu problem olarak alıyorsunuz, çalışmalara başlıyor, denetim ve eğitimleri artırıyorsunuz. O bölgedeki güzel doğayı bozmayacak sanayileşme olsun istiyorsunuz. Toplumda bir denge, sosyal hayatın bir düzeni var. Dışarıdan yeni gelecek işçilerin sosyal hayatı bozmayacağı düzenlemeleri yapıyor, önlemleri almaya çalışıyorsunuz. Bir yerin problemleriyle diğer yerin problemleri aynı değil. Hem Kütahya’yı hem Bilecik’i ilgilendirecek hususlar olarak; buraların sahip olduğu güzelliğin çok iyi tanınmadığı, bölgeye, ülkeye ve dünyaya iyi tanıtılmadığına dair kanaatleriniz oluyor. Bunu problem olarak ortaya koyuyorsunuz. Bu problemi çözmek için de neler yapabileceğinizi değerlendiriyorsunuz. Problemin çözümünde size yardımcı olabilecek paydaşlarınızı harekete geçiriyorsunuz” ifadelerini kullandı.

“ÜLKEMİZİN GELECEĞİ İÇİN KÜTAHYA’YI TANIYIN”

Öğrencilerin eğitim dönemi süresince Kütahya’nın sahip olduğu değerleri de mutlaka tanımaları gerektiğini belirten Vali Ahmet Hamdi Nayir, “Dumlupınar Üniversitesi’nin Kütahya’nın önemli dinamiklerinden biri olduğunu ve karşılıklı etkileşimin olması gerektiğini, 56 bin nitelikli nüfusun üniversite sayesinde burada olduğunu, öğretim üyeleriyle birlikte düşündüğümüzde ilimize olumlu tesir yapabilecek en önemli hususlardan biri olduğunu, ilimizin bundan mutlaka ekonomik ve sosyal olarak istifade etmesi gerektiğini söylüyoruz. Osmanlı’nın kuruluşundan, Kurtuluş Savaşı’mıza kadar, doğal güzelliklerimize, yeraltı zenginliklerimize kadar birçok zenginliğe sahibiz. Sizlerin bu çağında ülkenin geleceğiyle ilgili ümidinizi artıracak çok şey var bu topraklarda. Yüzde 56’sı orman olan nadir illerden biri. 9 ayrı yerde jeotermal kaynaklarımız var, dünyanın birçok yerinde olmayan bir nimet. Türkiye, dünya bor rezervlerinin yüzde 72’sine sahip, ülkemizin bor rezervinin yüzde 70’i de bizim bölgemizde. Dumlupınar’dan Domaniç’e kadar sahip olduğumuz değerlerden haberdar olarak gitmeniz ülkemizin geleceği için de çok önemli” şeklinde konuştu.

“KÜTAHYA FETÖ İLE MÜCADELEDE BAŞARILI BİR İL”

15 Temmuz darbe girişiminin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) bütün unsurlarıyla açığa çıkarılması için verilen mücadele hakkında da önemli açıklamalarda bulunan Vali Ahmet Hamdi Nayir, Kütahya’nın mücadelede başarılı bir il olduğunu söyledi. Vali Nayir, “İşaretlerini daha önce vermiş olmasına rağmen asıl şeklini 15 Temmuz’da gösteren gizli, yaygın bir örgütle karşı karşıya olduğumuzu hep beraber yaşayarak gördük. Kolluk birimlerimizce 1500 civarında kişi ile ilgili olarak işlem yapıldı. Bu yapıyla irtibatı, iltisakı tespit edilenler adli mercilerin önüne çıkarıldı. Bazıları tutuklandı, bazılarının adli kontrolle serbest bırakılması, bazılarının da iddia olsa bile ilişiği olmadığı için bırakılması söz konusu. Geldiğimiz noktada bunun yalnızca bu örgütle sınırlanmış bir olay olmadığını, dış güçlerin de maşası olduklarını gördük. Bugün bu örgütle bağlantısı olanların birçok ülkeden sığınma talepleri, ülkemizin iade taleplerinin reddedilmesi, örgüt başının iade edilmemesi hadisesi de bunu açık ve net gösteriyor ki çok farklı bir yapıyla karşı karşıyayız. Yalnızca yurtiçinde bir yapılanma değil, yurtdışından da destekler alınıp onların kurgu ve maşasıyla devam eden bir yapı var. Bu terör örgütüne yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Bırakın onları koruyup kollamak, olumlu söz söyleyen bile karşılığını bulacaktır. Kütahya, bundan önceki Valimiz Şerif Yılmaz tarafından bu konunun erken teşhis edilebildiği, tehlikenin erken fark edilebildiği illerden bir tanesi olmuş, onu da takdirle karşılamak lazım. Bu dönem içerisinde bu mücadelede Kütahya’nın başarısı Türkiye’nin genel başarısından daha geride değil” diye konuştu.

Söyleşinin ardından Vali Ahmet Hamdi Nayir’e Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Remzi Gören tarafından ‘Teşekkür Belgesi’ takdim edildi.

Moderatörlüğünü Yrd. Doç. Dr. Nizamettin Aydın’ın yaptığı siyaset bilimi ile ilgili söyleşiye Kütahya Milletvekili İshak Gazel, Moderatörlüğünü Doç. Dr. Ercan Taşkın’ın yaptığı siyaset bilimi ve yerel yönetimlerle ilgili söyleşiye konuşmacı olarak Belediye Başkan Yardımcısı Fatih Kölgeli, Moderatörlüğünü Yrd. Doç. A. Burhan Bahçe’nin yaptığı maliye ile ilgili söyleşiye Kütahya Defterdarı Ömer Faruk Önel, Moderatörlüğünü Yrd. Doç. Dr. Özer Özçelik’in yaptığı işletme ile ilgili söyleşiye ise Kütahya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı (KÜTSO) Başkanı Nafi Güral katıldı.




Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir